Bu zarif çerçeveli hat tablo, İslam sanatının dört güçlü unsurunu bir araya getiriyor: Osmanlı tuğrası, Besmele, Ayet-el Kürsi ve Nazar Ayeti. Her biri İslam kültüründe derin anlamlara sahip bu öğeler, estetik güzelliğiyle dikkat çekerken aynı zamanda manevi bir huzur kaynağı sunar. Hattat Ali Hüsrevoğlu tarafından Sülüs ve Nesih hat yazısı ile yazılan bu eser, tezhip detaylarıyla süslenmiş, telifli ve özgün bir hat levhasıdır. Bu eşsiz hat eseri, evinizin atmosferine hem manevi bir derinlik hem de zarif bir görsellik kazandırır.
Tuğra: Osmanlı padişahlarının mührü olan tuğra, bu tabloda sadece tarihsel bir sembol değil; aynı zamanda bir otorite ve aidiyet ifadesi olarak yer alır. Hat sanatıyla yorumlandığında, geleneksel estetikle modern bir ruh arasında güçlü bir bağ kurar.
Besmele: "Bismillahirrahmanirrahim" ifadesi, her işe Allah’ın adıyla başlamayı simgeler. Bu tablodaki Besmele hattı, evinize her baktığınızda sizi Allah’ın merhametini ve rahmetini hatırlamaya davet eder.
Ayet-el Kürsi: Kur’an-ı Kerim’in en faziletli ayetlerinden biri kabul edilen bu ayet, Allah’ın kudretini, ilmini ve koruyuculuğunu anlatır. Evde sergilendiğinde huzur ve güven duygusunu pekiştirir.
Nazar Ayeti: Kötü bakışlardan ve kıskançlıktan Allah’a sığınmayı anlatan bu ayet, tablonun koruyucu yönünü güçlendirir. Hat levhası olarak sergilendiğinde hem dekoratif hem de ruhani bir kalkandır.
Allâhu lâ ilâhe illâ Hû, el-Hayyul-Kayyûm. Lâ te’huzuhû sinetun ve lâ nevm. Lehu mâ fis-semâvâti ve mâ fil-ard. Men zellezî yeşfeu indehû illâ bi-iznih. Ya’lemu mâ beyne eydîhim ve mâ halfehum, ve lâ yuhîtûne bişey’in min ilmihî illâ bimâ şâe. Vesi’a kursiyyuhus-semâvâti vel-ard. Ve lâ yeûduhû hıfzuhumâ ve Huvvel-Aliyyul-Azîm.
Allah, O’ndan başka ilah yoktur. Diridir, kayyumdur. Kendisine ne uyuklama gelir ne de uyku. Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur. O’nun izni olmadan katında kim şefaat edebilir? O, kullarının önlerindekini de arkalarındakini de bilir. Onlar, O’nun dilediği kadarından başka ilminden hiçbir şeyi kavrayamazlar. O’nun kürsüsü gökleri ve yeri kaplamıştır. Onları koruyup gözetmek O’na zor gelmez. O, yücedir, büyüktür.
Ve in yekâdullezîne keferû le yuzlikûneke bi ebsârihim lemmâ semiûz zikre ve yekûlûne innehû le mecnûn. Ve mâ huve illâ zikrun lil âlemîn.
Şüphesiz inkâr edenler, Kur’an’ı işittiklerinde, seni gözleriyle devirecek gibi olurlar ve “O, kesinlikle delidir” derler. Hâlbuki o Kur’an, âlemler için ancak bir öğüttür.
Tuğra Besmele Ayetel Kürsi Ve Nazar Ayeti Çerçeveli Tablo Yorumlar